Read in English.

Lesen Sie in Deutsch.

Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), bir yıldır tutukluluğun ardından Alman gazetesi Die Welt Türkiye muhabiri Deniz Yücel için verilen tahliye kararını içtenlikle kutluyor. Öte yandan, bir gazetecinin mesleği sebebiyle tam bir yıldır ‘iddianeme olmadan’ hapiste tutulması kabul edilemez bu nedenle IPI, Yücel’e karşı tüm suçlamaların hemen düşürülmesini talep ediyor.

Yücel, 14 Şubat 2017’de kendi isteğiyle ifade vermek için gittiği İstanbul emniyet müdürlüğünde gözaltına alınmıştı. Gazeteci Yücel, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” ve “terör propagandası” yapmak suçlamalarıyla tutuklanırken, Die Welt’teki yazıları ve Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın sızdırılan mailleri hakkındaki haberi suç unsuru olarak gösterildi.

Deniz Yücel bugün öğle saatlerinde tahliye kararının ardından serbest bırakıldı. Alman Deutsche Welle haberine göre, Almanya Dışişleri Bakanlığı Yücel’in serbest bırakılması için Türk ve Alman hükümetleri arasında herhangi bir anlaşma olmadığını belirtti.

Bundan sonra tutuksuz yargılanacak Deniz Yücel’e henüz yurtdışına çıkış yasağı konmadığı biliniyor.

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Binali Yıldırım, Almanya Başbakanı Merkel’le dün yaptığı görüşmede Yücel davasında gelişme olacağına dair ipuçlarını vermişti.

Yerel medyaya göre, uzun süredir beklenen iddianame ‘bugün’ hazırlandı. İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianameye göre,Yücel 4 yıldan 18 yıla kadar hapis istemiyle karşı karşıya.

Geçtiğimiz Salı IPI’ya konuşan Die Welt Dış Haberler bölümünden Yücel’in editörü Daniel-Dylan Böhmer,

“İddianamenin hazırlanması halinde, Deniz’in mahkemede savunmasını yapıp, adil yargılandığı takdirde er geç tüm suçlamaların düşeceğine ve serbest bırakılacağına inanıyoruz,” demişti.

Yücel’in davasında kullanılan delillerin arasında, Die Welt Türkiye muhabiri olarak yaptığı ve Türkiye’nin Suriye dış politikasını eleştirdiği bazı haber ve yazıları bulunuyor. Haberlerin bazılarının iki yıldan eski olması, bu nedenle davaya delil olarak sunulması Türk Basın Kanunu’nca olası değil. Buna rağmen Yücel’in bir yıldır hücre hapsinde tutulması, avukatı Veysel Ok’a göre, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 3. Maddesi uyarınca ‘insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele’ kapsamına giriyor.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM), Yücel’in avukatları tarafından Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 3,5,6 ve 10ncu maddelerine atıfta bulunarak daha önce başvuru yapılmıştı. AİHM’in başvuruyu “öncelik” verilecek davalar arasında tutmasına rağmen başvuru hakkında henüz bir karar verilmemişti.

IPI, AİHM üye devletlerini baskılarını artırarak kararlı bir tutumla Türkiye’de tutuklu yargılanan tüm gazetecilerin serbest bırakılması, özgür basının korunması ve ifade özgürlüğünün sağlanması için harekete geçmeye çağırıyor.